Uzun uzun planlar kullanın, uzuuuuun uzuuuuuuuun plaaaaannnnlaaaaarrrrrr! Bu hareketli kamerayla yapılacaksa (örneğin bir pan) kamerayı o kadar yavaş hareket ettirin ki üzerinde yosunlar büyüsün (bkz. "Yumurta"nın girişi). Uzun planlar, seyircinin orada olmayan anlamı kendiliğinden o sahneye yapıştırmasına neden olur. Planın başlangıcında "şimdi ne olacak" merakı hakimken, plan ilerledikçe seyircinin aklına yatırılmamış faturalar, arkadaşlarla geçmişte yapılan tartışmalarda söylenmesi daha iyi olacak sözler, son diş randevusunda çektikleri vb. gelir. Ama bir süre sonra bu "sanat" (!) filmine gönüllü olarak geldiğini hatırlar, bu düşüncelerini bastırır ve derhal o plandaki "derin" anlamı bulmak ("yaratmak") için çabalamaya başlar.
Uzun planlar görüntü yönetmenlerinin favorisidir zira sürekli yeni set-up'lar ile uğraşmaktan kurtarır. Işığı kurar, bir iki prova alınır ve o günlük iş biter. Aslında senaristler de uzun planları sever çünkü 30 sayfalık bir senaryodan ("sinopsis" irisinden) tam bir film çıkartmanıza olanak tanır.
Normalde bir karakterin sıradan bir eylemi "elipsis" denilen yöntem kullanılarak kısaltılır. Örneğin işinden evine giden bir adamı çok kısa çekimlerle evine vardığını gösterirsiniz. Ama eğer elinizde malzeme yoksa (senaryo malzemesi), o zaman o adamın işten eve giderkenki bütün aşamalarını teker teker ve uzun uzun gösterirsiniz. Olayı çoktan çözmüş olan zihniniz, gelecek ayın faturaları adlı programı çalıştırıp hesaplamalara girişir bile. Olan sizin güzel ömrünüze olur. Söyleyecek sözü olmayan birinin laf kalabalığına maruz kalmış / mahkum edilmiş gibi hissedersiniz.
Uzun planın anlamlı kullanımı için "2001: Bir Uzay Macerası"nı öneririm. Ya da "Stalker". Kurusawa'nın "Düşler"i de iyidir, orman'daki tören sahnesi.
Uzun planlar görüntü yönetmenlerinin favorisidir zira sürekli yeni set-up'lar ile uğraşmaktan kurtarır. Işığı kurar, bir iki prova alınır ve o günlük iş biter. Aslında senaristler de uzun planları sever çünkü 30 sayfalık bir senaryodan ("sinopsis" irisinden) tam bir film çıkartmanıza olanak tanır.
Normalde bir karakterin sıradan bir eylemi "elipsis" denilen yöntem kullanılarak kısaltılır. Örneğin işinden evine giden bir adamı çok kısa çekimlerle evine vardığını gösterirsiniz. Ama eğer elinizde malzeme yoksa (senaryo malzemesi), o zaman o adamın işten eve giderkenki bütün aşamalarını teker teker ve uzun uzun gösterirsiniz. Olayı çoktan çözmüş olan zihniniz, gelecek ayın faturaları adlı programı çalıştırıp hesaplamalara girişir bile. Olan sizin güzel ömrünüze olur. Söyleyecek sözü olmayan birinin laf kalabalığına maruz kalmış / mahkum edilmiş gibi hissedersiniz.
Uzun planın anlamlı kullanımı için "2001: Bir Uzay Macerası"nı öneririm. Ya da "Stalker". Kurusawa'nın "Düşler"i de iyidir, orman'daki tören sahnesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder